Medine’den Medeniyete

İslam inancı, Müslümanların da medeniyetinin  başlangıcıdır. Hz. Peygamber ilk iş olarak Yesrib adını değiştirip Medine yapmıştır. Medine medeniyet, uygarlık, çağdaşlık, modern ve gelişmişliği ifade ediyordu. O dönemde İslamiyet sosyal devlet düzeni, idaresi, yönetimiyle kısaca eski Arap kültüründen çok farklı bir sistemdi. Bu sistem kabile ve bedevi yaşantısından farklı olarak yerleşik düzen, devlet yapısı içeriyordu.

Türk milletinin temelinde eski göçebe dönemi saymazsak İslam medeniyet kültürü ve örfi millet kavramı yatmaktadır. Türkler tarih boyunca kurdukları devletlerin birinci öncelikli eylem planı olarak şehirlerin imarını görmüşler, bu yönde çalışmalara hız vermişlerdir. İlk şehir modelleri de böyle ortaya çıkmaya başlamıştır. Bir beldede imaretler külliyeler yapmak için ulaşımı yerleşimi kısacası şehir düzenini düşünmek zorundasınız. O dönemlerde kurumsal yapı içerisinde halkın refahı, rahatlığı ulaşımı hep göz önünde tutulmuştur. Nüfus yoğunluğuna, hatta coğrafya ve iklime göre yerleşim yapılmıştır.

Günümüzde popülist yaklaşımlarla çarpık yapılaşma oluşmuş. Anadoludan kontrolsüz göç büyük şehirleri şantiye halinde çevirmiş. Görüntü kirliliği bir tarafa nefes alacak yeşil alanlar kalmamış, çocuklar hiç düşünülmemiş oyun oynayacak gezi alanları olmadığı gibi ulaşım ve yol namına bir şey yok. Trafik probleminin nedeni geçmişteki çarpık yapılaşma. Belediyeler hesapsız yapılmış binalar arasından eğri büğrü yol yapmaya çalışıyorlar.

Kısacası şehir demek, alt yapı problemi olmayan, ulaşımı halletmiş, halkına geniş yaşam alanları sunan, havası suyu temiz olan, insanların huzur ve güvenli yaşadığı metropollerdir. Kentsel dönüşümler bir yere kadar aslında başta şehirler kurulurken bunların hesaplanması gerekir. Şehir planında insanların rahatı düşünülmelidir. Kazanç ve kar amaçlı yapılaşma berbat betonarme bir silüet çıkarır ortaya.

Yurdumuzda yaşayan her bir vatandaş olarak insanlık, çevre, tarih ve geleceğimiz namına tavrımızı ortaya koyup, hayatımızı karartmalarına mani olalım.

Yaşanılabilir bir çevre ve gelecek için el ele verelim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir