Kıymetli dostlarım bu yazımda herkes tarafından bilinen ama pekte dillendirilmeyen bir hususu kaleme almak istedim. Hürriyetin kıymetini tutsağa, sıhhatin kıymetini hastaya ve memleketin kıymetini gurbetçiye sormalıyız.
Vatanın kıymetini zulüm altında inleyen sömürge ve müstemleke uluslara sorarsak cevabını alırız.
Vatan; üzerinde doğup büyüdüğümüz, toprağından, suyundan, yeraltı ve yer üstü her türlü zenginliğinden yararlandığımız, havasını teneffüs ettiğimiz toprak parçasıdır
“Vatan sevgisi imandandır.”
hubbü’l-vatan mine’l-îmân
حب الوطن من الایمان
Buyuruyor sevgili peygamberimiz. İmanımız gereği de vatanımızı sevip, sahip çıkmalıyız. Sarıkamış’ta olduğu gibi ki onlar, kalpleri vatan için atarken, donarak şehit olanlardır. Tarih hiçbir zaman vatanı için şehit olanları unutmayacaktır.
Türk ulusunun fertlerini birbirine bağlayan kuvvetli bağlardan biri de yurt birliğidir
Her türlü varlığı ve zenginliği ile bizi besleyen yurdumuza bağlı olmamız, onu sevmemiz, sahip çıkmamız gerekir Bunu atalarımız tarih boyunca yapmış ve bu kutsal toprakları korumak için Çanakkale’de tarihin kaydettiği en büyük kahramanlığı göstermişlerdir
Değişik iklim özellikleri, doğal güzellikleri ve tarihî zenginlikleri; çok çeşitli ürünleri, sebze ve meyveleri ile Ülkemiz, dünyada pek az ülkede bulunan bir zenginliğe sahiptir.
Bize düşen görev ise mutlu olmamızı sağlayan yurdumuzun değerini iyi bilmektir Onu korumak için gereken askerlik görevimizi yapmak ve kazancımızın bir kısmını vergi olarak vermektir
Atatürk, yurt sevgisini ve hür yaşamanın güzelliğini şu sözleri ile ifade etmiştir: “Yurt toprağı! Sana her şey feda olsun Kutlu olan sensin Hepimiz senin için fedaiyiz Fakat sen Türk milletini ebedî hayatta yaşatmak için feyizli kalacaksın. Türk toprağı! Sen, seni seven Türk milletinin mezarı değilsin Türk milleti için verimliliğini göster Türkiye halkı, mütevazı millî hudutları içinde bütün medenî insanlar gibi tam manâ ve şümulüyle yaşayacaktır”
Net olarak şunu söyleyebiliriz ki yurt, hiç bir şeyle değişilmeyecek kadar kutsal bir varlıktır. Büyüklerimiz ne güzel söylemişler, “Ana gibi yâr, vatan gibi diyar olmaz” diye
Bir milletin sahip olduğu en önemli şey vatanıdır. Bayrak bu vatanın bağımsızlığının sembolüdür. O bayrak dalgalanmaya devam ettiği sürece bir millet varlığını ve vatanını koruyabilir, koruyabilmiştir demektir. Her millet için vatan ve bayrak kutsaldır.
Bir insan vatanını seviyorsa vatanı için çalışır. Gerektiği vaziyetlerde canını bile vermeye hazırdır. Atalarımız da bu ruhla bu vatanı düşman elinden kurtarıp bizlere bırakmışlardır. Canlarını bizler ve vatanımız için feda etmişlerdir. Milletimize bağımsızlık yakışmaktadır ve atalarımız bu bağımsızlığı sağlayabilmek için milli mücadeleyi sürdürmüşlerdir. Bayrağımız böylece gökyüzünde hala dalgalanabilir olmuştur.
Yuvasız bir kuş benzetmesi vatanı olmayan bir insan için uygun düşer. Büyük bir dünyada tek başına gibi hissederler. Bizler, sırf gezmek için bile olsa vatanımızdan ayrıldığımızda hasret çekmekteyiz. Hiç vatanı olmayan birinin durumu ise çok daha kötüdür.
Geleneklerimizde vatan ve bayrak büyük bir sevgiyle kucaklanır. Her millî bayramda evlerin balkonlarından, pencerelerinden bayrağımız dalgalanır. Askerlik görevini yapacak gençlerimiz davullarla, zurnalarla bayraklara sarılarak geçirilir. Vatan uğruna can feda, diyerek uğurlar analar evlatlarını. Vatan için savaşa gönderdiği evladına kına yakacak kadar yüreklidir analarımız. Vatanı uğruna şehit olanların tabutu bayrakla sarılır. Bayrak asla ve asla yere konulmaz, ayakaltına alınmaz. Bir çok ülke, bayraklarından kıyafetler, eşyalar yaparlar. Bizde öyle büyük bir vatan ve bayrak sevgisi vardır ki onu ne olursa olsun alçaltmak, yere indirmek istemeyiz.
İnsan yediği içtiği ve yaşadığı bir vatana ihanet edemez, işte bu nedenle bizim yapmamız gereken bu cennet vatana vefa borcumuzu vermek için bize kanlarıyla canlarıyla bu cennet vatanı armağan eden atalarımızın emanetini ele almamız ve vatanımızı korumamamız ve kendi canımızdan çok sevmeliyiz. Vatan uğrunda kan döküldüyse vatandır. Uğruna ölecek bir bayrak varsa vatandır. Ecdadımızdan hediye olan bu cennet vatanı bir gün aynı atalarımız gibi kanlarımız dökebilecek kadar sevmeliyiz ve bu sevdayı çocuklarımıza aşılayıp gelecek nesiller de bu cennet vatan için neler yapacağını bilmeli canları pahsına olsa bile sevmeli bu cennet vatanı…
Vatanımızı korumak Türk insanının ve gençliğinin en büyük vazifesidir. İçlerinde olan vatan sevgisi oldukça büyüktür. Türk milletine armağan edilen toprakları gerek canı pahasına korumaları gerekmektedir. Ekmeğini yediğimiz topraklara ihanet etmemeli onları canımız gibi benimsemeliyiz. Türk milleti tarih boyunca yedi cihana hükmetmiş ataların torunları olduğu unutulmamalı. Kahramanlıklar ve güzellikler getirerek başarılar elde etmişlerdir.
Her Türk vatandaşı vatanın değerini bilerek onlara vatan sevgisi aşılanmalıdır. Kutsal topraklar olup yeni bir dünyaya açılan kapıdır. Cennet vatanda aynı zamanda dört mevsim yaşanmaktadır. Denizlerle çevrili olması ekonomik olarak oldukça önemli yerleri sağlamaktadır. Vatan toprağını biz koruyu kollamamız gerektiğini asla unutmamalıyız.
Stratejik öneme sahip ülkemizde yüzyıllardır düşmanların gözü olduğunu unutmayalım.